Ana içeriğe atla

Gülben Ergen ve düşündürdükleri

Kimi insanların hayatları gerçekten zordur.türlü çalkantıların içinden hep dimdik çıkmak zorunda kalırlar.sanki kaderleri hep bu savaşların galibiyetine bağlıdır.işte onlardan birisi Gülben.

Öyle şarkıcı ,oyuncu merakım yoktur aslında.tv’de yahut sokakta görsem mutlak bakmalıyım dediğim kimse hiç olmadı.peki neden bu yazının başlığı magazinel değeri son günlerde tavan yapmış birinin adı?çünkü o boşanmak üzere olan 3 çocuklu bir anne.

Sebepler şu veya bu .gerçeği sadece onlar biliyordur eminim.bizim duyduklarımızın hepsi laf salatası bence.”klasik erkek aldatmasının evsel izdüşümü”gibi bir kanı yaratılıyor medya denen canavarımsı çarkta.birkaç programda ısrarla ele alınması,aynı zamanda 3 çocuk babası olan bir adamın yerden yere vurulması ve yine o çocukların annesi olan kadının “ama o da şunu yapmalıydı, şöyle etmeliydi  ” denilerek adeta topa tutulması  irite etti beni.

Çok beğendiğim duayen bir tiyatro sanatçısı Ayla Algan konuştu dün.dinlerken ağzım açık kalakaldım.
”erkek için yemek yemek gibidir” dedi erkeksel aldatmanın tanımı için.
“karnı açtır doyurur kalkar gider .yediğini de unutur .önemsizdir onun için.ihtiyacını gidermiştir sadece”diye de ilave etti.
Sunucu doğru düzgün laf atamayan birisiydi zaten.ayla hatun coştu sunucu sustuJaklıma o an orada olmak ve ayla hatuna lafını yedirmek geldi .ona şunu demek isterdim.madem erkek için bir yemek faslı o zaman kadın için de brunch olmalı bu.evde zeytini ,peyniri hatta daha kaliteli malzemeden sucuğu salamı olduğu halde sırf temiz hava bol gıda?! almak için  upuzun bir Pazar kahvaltısı yapmak anlamına gelmeli.ee ne de olsa kadın milleti.kalite ister,tadı damağında kalsın ister,uzun sürsün ,pattadanak bitmesin ister,ertesi günlerde ,haftalarda hatta aylarda hem hatırlayıp hem tekrarlamak ister.haksız mıyımJ)

Ama gariptir bu toplum hatta ne bu toplumu dünya aynı düzene tabi olarak kadını kutsal,adamı iş gören?! olarak görmeye azimle devam ediyor .kıyamet kopana dek sürecek bu durum böyle biline.

Her evlilik nasıl ki milyarlarca insan varsa hayatta o kadar çeşitli ve farklı aslında.kimimiz gururu öne koyar asar keseriz kimimiz cebimde param olsun huzur beni bulsun deriz.kimimiz “elinin kiri “der görmezden geliriz kimimiz “gençliğimi çürütemem o herif için”der kapıyı çeker gideriz.velhasıl hiç kimseyi neye nasıl davrandığına dair yargılama hakkımız ve lüksümüz yok aslında.benim doğrumun milyonlarca insana uymayabileceği gibi evlilikten beklentimin birebir aynı olması da söz konusu olamaz. ibreyi kendi tarafıma çevirip baktığımda ise arsız bir gülüş alıyor beni. her ne kadar koca kişisine her tepemin tası attığında “karnımda beşizlerin bile olsa boşarım seni haberin olsun ” desem de ,aramızda kalsın bu hayatın yükünü 2 tane çocukla tek başıma sırtlanacak kadar enayi değilim ben aslında.




Gülben’in durumu öğrendiğimden beri içimi acıtıyor.ortada 3 küçük oğlan.ne yapar ne eder o çocuklarla.nihayetinde erkek bunlar.büyüdüklerinde analarına mı hak verecekler yoksa “senden nefret ediyoruz,bizi babamızdan uzak büyüttün” mü diyecekler bilinmez.anne Gülben’in işi çok ama çok zor.hem ünlü hem boşanmış bir anne olma yolunda. Allah bin kez yardımcısı olsun demekten başka aklıma hiçbir şey gelmiyor.

Aynı durumda veya bambaşka nedenlerle ayrılma eşiğine gelen güçlü,güzel ,kariyer sahibi kadınların sıradan kadınlardan çok daha fazla yalnız kaldıklarına eminim .GGK diye kısalttığım bu durum diğer kadınları korkutuyor çokça.çünkü o kadın hayata tutunmak için daha üretken daha saldırgan daha dişi ve daha dişli olmak zorunda kalacak.ve gariptir ki erkekler en çok da GGK’lı kadınları cazip buluyor ve bulacaklar.

Boşanma kadını yerle yeksan, erkeği azat edilmiş bekar bir adam konumuna taşıyor kim ne derse desin.evliliğin içindeki düğümü çözmeye çalışmak mı zor ,ayaklarının üzerinde çoluğu çocuğu kanatlarının altına alarak yürümek mi zor ?

Gurur perdesini yırtmadan ilerlemek mi doğrusu,kırıp dizini oturmak mı yerli yerinde, evli evinde? İşte doğru olan  şudur deyip kestirip atamıyor kimse.çünkü doğru olan herkesin beyninde bir yerlerde …

Yorumlar

  1. insan başına gelmeden yorum yapamıyor. ama ben olsam napardım? zaten çalışsam da çalışmasam da evliyken de tüm yük hemen hemen anne üzerinde. baba 23 adet çil çil kromozom veriyor veee hoop baba oluyor. Ee boşanınca nolacak? yahu zaten sorumluluk tavan yapmış hepten yalnız kalırsam nasıl başa çıkarım? herif desen zaten paralanıyordu garibim işle ev arasında, baba olmuş kolay mı? EE ver eline özgürlüğü gitsin. Yemezler.

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel bir yazı olmuş bu Sevgi. Boşandıklarını duydum, nedenini takip etmedim, çünkü ilgilenmedim. Çok saygısızca buluyorum bu tür olayların detaylarının basına yansımasını. Kime ne ki aralarında ne geçtiğinden...

    En çok da "Boşanma kadını yerle yeksan, erkeği azat edilmiş bekar bir adam konumuna taşıyor" dediğin yere takıldım. Hakikaten öyle.

    Şimdi muhtemelen Gülben Ergen için "şöyle ünlü, böyle parası var, dadısı var, neysi var" deyip durulur. Ama ne olursa olsun bunun zor bir süreç olduğu, ve bahsedilen kişilerin insan, kadının da anne olduğu unutulmamalı.

    YanıtlaSil
  3. Yıllarca magazinle yatıp kalkmış, ona buna satasarak gündem olmus, kariyerini bunlarla gelistirip bir yere geldikten sonra "ama benim özelime laf soylemesinler" mantığını ben anlamıyorum. Cocuklar icin üzülüyorum böyle bir ortamda kalıp ailesiyle ilgili konuları haberlerde orda burda okudukları, duydukları icin. Zor bir süreci onlar icin daha zor hale getiren ortama, onceden izin verip simdi burun kiviran ebeveynlerine de kızıyorum sadece. Ben unutamıyorum gecmisi, annelik kutsal diye sanki sütten çıkmış ak kasık miyiz hepimiz?

    YanıtlaSil
  4. Boşanma hikayesi her zaman tüylerimi ürpertmiştir. Gerçekten düşünmesi bile zor geliyor bana. Fakat ben farklı bir yere takıldım. Bence bu toplum "kadını kutsal, adamı iş gören" olarak görmüyor. Tv vs basında "toplum böyle görüyor" diyerek bir nevi gerçekleşen kehanet yapmaya çalışıyorlar gibime geliyor. Genelleme yapmayın değil mi? Senin çevrende çoğu kişi öyle görüyorsa tüm topluma maletmeye ne hakkın var?

    YanıtlaSil
  5. Bosanmak kadini nasil yerle yeksan ediyor anlamiyorum ben? Cok daha guclu yapiyor bence sadece, baska da hicbirsey yapmiyor. Kocasiyla yasamaya devam edip sinir hastasi olacagina dolayisiyla cocuklarina hicbir faydasi olmayacagina, bosanmis olsun ama aslan gibi cocuklar yetistirsin. Bosanmis kadinlarin cocuklari asla annelerinden ya da babalarindan nefret etmez. Iki taraftan hangisi diger taraftan nefret etsin diye ugrasirsa, cocuk buyuyunce, nefret 'ettirmeye' calisan taraftan uzaklasir. Kendini bilen bir kadin da cocuklarini babalarindan sogutmaya calismayacagindan-en azindan Gulben Ergen oyle bir kadin olmadigindan- cocuklar acisindan bir tehlike yok. Ve Gulben Ergen'in nasil guclu bir kadin oldugunu bize yansyan kadariyla goruyoruz. Yerle yeksan falan olan kimse yok yani. Bu toplumda en cok kadinlarin beyni 'erkek egemen'. Bence tum bu ezik hissetmeler, kadinlarin kadinlara acimalari, 'ad takmalari' bunun sonucu. Anne ya ne olursa olsun kiracak dizini oturacak!!! Kadinlar beyinlerini bu erkek egemenlikten kurtarsa daha cok rahat edecek Turkiye'de kadinlar, her kosulda. Is hayatinda da, aile hayatinda da.

    YanıtlaSil
  6. boşanacaklarını yeni öğrendim hatta ben onları boşandı sanıyordum. çocuklara da üzülmem ben bu gibi durumlarda. mutsuz bir aile ortamında büyümekten iyi olduğunu düşünürüm her zaman. hiç eyvallahım yoktur bu konularda isterse 15 tane çocuk olsun. bir de bu dünyada herhalde boşanmış hallerine üzüleceğim son çift bunlar olur. geçim sıkıntıları yok, ev bakıcıdan geçilmiyordur v.s . ne kadınlar var kocalarını boşayıp üç kuruş maaşla okutuyor çocuklarını, nafaka vs hak getire.
    benim tek üzüldüğüm durum kocasıdan sırf maddiyat nedeniyle boşanmayıp/boşanamayıp çocukları bahane edenler olabilir. Aldatma, dayak, içki, kumar söz konusu bile olamaz bir evlilikte çok net benim için. böyle durumlarda boşanma olması kadar doğal bir şey olamaz.

    YanıtlaSil
  7. Mutsuz, saygının son bulduğu bir evlilik boşanmaktan çok daha rahatsızlık verici bana göre. Aile hızla kutsanıp 2 şahit buldun mu evlenir hale getirilirken insanlar boşanmada karşılıklı rıza yoksa 2 şahit yetmiyor.

    Özel mülkiyetin insan yaşamına girmesiyle başlayan 'çocuğun adının konması, malın kime gideceğinin bilinmesi' nedenleriyle ve çok teknik ve maddi nedenlerle ortaya çıkan evlilik ticari ilişki gibi ve tam da söylendiği haliyle 'kurum /evlilik kurumu' gibi görüldüğü sürece boşanma da tam hız devam edecektir.

    Gülben Ergen'in durumunu bilmiyorum nedenlerini de ama eminim gayet iyi idare edeceğinden.

    Ekonomik bağımsızlığı olmadığı için gidemeyen,kocası tarafından tecavüze uğrayan, şiddet gören binlerce kadın olduğunu düşününce en azından iyi bir noktada.

    YanıtlaSil
  8. Zaten beni en irrite eden konuların başında gelir aldatma konusu.O kadar adice bir davranış ki.Evet anlıyorum,insan bu,zamanla eşinden gönlü geçebilir,başkasına kayabilir.Buraya kadarı belki kişinin elinde değildir.Ama öyle bir durum varsa mertçe eşe açıklama yapıp yolları ayırmalı bence.Ama evdeki elimin altında dursun,ben de gideyim gönlümü edeyim düşüncesi kadar adi,ahlaksız bir tutum var mı?Bunu ünlüsü de yapsa,ünsüzü de yapsa yaşanan aynı acı,aynı aşağılanma.
    Boşanmanın kadına bir sürü sıkıntı getirdiği,erkeğe ise özgürce yaşama kapısı açtığı hakkındaki görüşün ise kesinlikle doğru ne yazık ki.Yine de aldatılmanın getirdiği aşağılanma hissiyle yaşamaktansa boşanmanın getirdiği sıkıntıları çekmek daha tercih edilesi bence.Yine de dediğin gibi bu işin tek doğrusu falan yok,kişiye göre değişir.Allah yaşatmasın kimseye.
    özlem

    YanıtlaSil
  9. @Pınar - boşanan kadının yerle yeksan olması kendi için geçerli olmasa bile toplumun gözünden bakınca öyle bir görüş var bence. Mücadele etmesi gereken kişi kadın oluyor (Bunu Gülben Ergen'in şahsı için söylemiyorum). Erkekler daha çabuk evlenip, yeniden aile kurabiliyorlar. Kadın için -benim gözlemlediğim kadarıyla- çok da mücadeleli bir süreç oluyor bu dönem.

    YanıtlaSil
  10. Ünlü de olsa ünsüz de...Sonuç da bir kadın...sonucta o bir anne....en onemlısı bu ..ve allahımmm butun herkese hayırlı eş nasip etsin inşallahhh ve kimse uzulmesın :((

    YanıtlaSil
  11. küçük mucizem;yemezler bence de:)aynı düzlemdeyiz ne güzel.

    elif;hoşgeldin:)aynı düşüncede olmamız ne güzel.ben de zaten 3 çocuk annesi olan gülbeni anlatmak istedim.ünü olsa ne olur olmasa ne olur.ve bir de boşanmışlık kadına yük ,erkeğe değil elbette.aksini düşünmek çok uçuk geliyor bana.

    peri;hoşgeldin:)bakış açılarımız bambaşka zannediyorum.olsun :)çeşitlilik iyidir.

    meral;hoşgeldin:)içinde yaşadığımız toplumun belli değer yargıları var.kabul edip hayat tarzına entegre edebilirsin yahut karşı durup marjinal bir uçta yaşayabilirsin.seçim tabi ki senin.ben bu toplumun yüzyıllar içinde oluşmuş normlarına ve değer yargılarını yer yer kızsam da görmezden gelemiyorum.varolana yok diyemiyorum.

    pınar;hoşgeldin:)yerle yeksan sözünü darmadağın olmak ,ruhsal bir çöküntü sürecine girmek anlamında kullanmıştım.ki bu doğru bir tanım oldu bence.hiçbir kadın yoktur ki boşandığı için ruhsal çöküntü,derin üzüntüler yaşamasın hele de çocuğu varsa.tabi bahsettiğim kadın tipi evliliğe değer atfeden,eşini seven yahut bir zamanlar sevmiş olanlar için geçerli.erkekler ezici çoğunlukla boşandım bitti önümüze bakalım edasında maalesef:(hem biliyor musun daha dün canlı yayından çıkarken gülbene şöyle dedi muhabir;ne kadar güçlüsünüz.
    aynen şöyle cevap verdi;oradan öyle mi gözüküyor.yani o da bir kadın o da bir anne.ne kadar güçlü olursa olsun.

    uykucuruk;sen de hoşgeldin:)ben anne olmasına bakıyorum o insanın.o,şu,bu olması çok önemli değil açıkçası.bahsettiğin içki,kumar bilmem ne gibi bir bahane de olduğunu sanmıyorum hayatlarında.belki çok basit bir nedendir kimbilir.50 tane bakıcısı da olsa anne annedir değişmez.tıpkı bizler gibi çocuğu yere düşüp bacağını kanattığında üzülüp içi yanıyordur.

    YanıtlaSil
  12. ebru;yazdıklarına aynen katılıyorum.sanma ki dayak,şiddet,kumar,alkol gibi bin türlü mezbeleye maruz kalan kadınlar evli kalsın diyorum asla ve kat'a demem bunu.zaten o saydıkların insanlık suçu bırak boşanma nedeni olmasını.hani artık daha kolay bitiyor ya evlilikler.şunu dedi bunu yaptı,zart oldu zurt gitti diye bitirenler var ya onlara kızıyorum ben.

    özlem;valla işte şu doğru diyemiyorum.yaşayan bilir .gün gelir maddiyat bağlar gün gelir çocuk zorlar.ne bileyim ben dahi gitmem derim gidiveririm deliyim ya:))Allah başımıza vermesin diyelim şekerim.

    YanıtlaSil
  13. reyhani;tam da buydu anlatmak istediğim şeker.sadece anne olması.3 çocuklu dul ,güzel ve kariyer sahibi bir kadın olarak hayata tutunmasıydı.

    YanıtlaSil
  14. Üzüldüm.Severim ben Gülben ergeni..
    Kadin olmak ne zor...

    YanıtlaSil
  15. Ben aldatılma olayına bakışım şöyle: Eşime dedim ki "Beni aldatsan da senden boşanmam ama ben de seni aldatma hakkı elde etmiş olurum. Ha, bu hakkımı kullanırım ya da kullanmam. Ama sen kullanıp kullanmadığımı asla bilemezsin ve bir ömür boyu kendi kendini yersin". Yüzünün ifadesini görmen lazımdı. Artık gerisi kendisine kalmış :)

    YanıtlaSil
  16. sevgili sitare;

    ne güzel yzmışsınız.
    gülbenin olayını bilmiyorum ama konuya hiç uzak değilim biliyorum biz ne kadar değiştirmek istesekde bu böle sayın algan haklı sitare inan bana bloma gelmişsin sefalar getirmişsin
    son yazıyı okuyum seni birazda olsa tanımak istedim. ne güzel yazıların var çocuklarn güzel
    ve kızma ama hayat böyle bende senin gibi düşünüyordum yadadüşünmek istiyordum ama erkekler böle kadnlarda evet aynen öyle ve toplumun yargılara göre yaşamalıyz bu yargıların dışına asla çıkamayız bu daha böyle devam eder. brunch tadnı arıyarak :)

    sevgiyle...

    YanıtlaSil
  17. Valla benim annemle babam bosandi ben 5 yasindaydim. Yerle yeksan olan babamdi malesef. Hatalarinin bedelini oyle bir odedi ki Allah dusmanima vermesin. Yazik etti kendine. Bosandigi icin kimse suclamadi annemi, yerle yeksan falan goren olmadi cunku oyle degildi.
    Cevre tarafindan yerle yeksan gorunen kim varsa kadin erkek farketmez, bosanmis bosanmamis da farketmez kendini o hale sokuyordur hatta kendi kendini de oyle goruyordur, baskalari nasil gormesin!
    Valla benim cevremde gordugum bosanmis kadinlarin cocuklari cok daha saglam duruslu oluyor. Ve erkekler genelde perisan olan taraf oluyor. Cogu zaten esini, cocuklarini kaybettigi icin kopek gibi pisman oluyor. Ama kirilan kirilmis oluyor iste, birlestirsen ne olacak,eskisi gibi olmaz! Falan falaaan...

    YanıtlaSil
  18. Tatlım ben seni anladım tam da anlatmak istediğin gibi anladım:)Ben genel şeyettim zaten:))

    YanıtlaSil
  19. Hayat yaşamak istediğin değerlerle hayat oluyor. Yoksa cehennemi yaşar oluyorsun..

    YanıtlaSil
  20. brunch benzetmen süper olmuş...:)

    bence kadın ya da erkek farketmez. insan olarak algılanmalı karşıda ki ve hiçbir insan aldatılmamalı, dolayısıyla insan kendinin de aldatmamalı:)

    ayla algan gibi düşünen kişilere ise hayret ediyorum.

    YanıtlaSil
  21. Sevgi'ciğim döktürmüşsün bacım...+1 diyorum ve sana sonuna kadar katılıyorum..öpüyorum şeker

    YanıtlaSil
  22. aslı;çok zor be cidden

    çokbilmiş;rumuzunu boşuna seçmemişsincanım sen.korkulur senden.tüylerim diken diken ettin koca kişisni uyarma tarzınla:)

    yürekten damlalar;evet böyle olabilirler ama onlara siz böylesiniz ve bu bizim kabulumüz diyen kadınlar da olmasın ya.hoşgeldin.

    pınar;senin şahit oldukların yaşadıkların az rastlanan biçiminden.üzüldüm okuyunca.belki sen de haklısın bilmiyorum ki doğrusu ne.

    ebru;ben de hemen atlamışım anlamadan seni.ama anladım gari:)

    prof;inandığın gibi yaşamazsan yaşadığın gibi inanmaya başlarmışsın ya.

    çakıltaş;mersi şeker:)ben de şaşıyorum ama varlar işte aylalar maylalar

    gülçin;sağol canım benim.öperim

    YanıtlaSil
  23. bu haberi okudugumda aklima yillar once okudugum baska bir haber geldi. Baska bir unlunun bosanmasi uzerine diyordu ki su an haberlere konu olan unlumuz "hele ki cocuk varsa bosanmak sadece bencilliktir" (kelimesi kelimesine hatirlamiyorum ama bu cercevede bir seylerdi) O zaman niye bu kadar ustune gidiyorlar diye bosanana cok uzulmustum. Simdi de ne olursa olsun bosanana uzuluyorum. Ama bosanmak da evlenmek kadar dogal diye dusunuyorum. Dogal olsa da zorken, baskalari niye hayati bosanan icin daha zor yapmak ister ki. Kimsenin hayatin yargilamamak lazim dedigin gibi Sevgi. ne yazik ki biz yargilamaya cok yatkiniz hem de her konuda.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

yaz şekerim ,ellerin dert görmesin:)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Biricik Gelinime Mektup

canım gelinim; seni şimdiden özledim.ne kadar şanslısın ki böylesi çatlak,patlak ,yusyuvarlak bir kayınvalide sahibisin.umarım senle tanışıncaya kadar dairesel ölçülerimi keskinleştirmiş oldukça kemiksi bir yapıya kavuşmuş olurum.yok eğer hala üç iks larç bir hal görürsen bünyemde sakın yüzüme vurmayasın zira bu benim barışmaya çalışıp ta bir türlü uzlaşamadığım tek uyuz yanımdır. umarım sarı saçlı ve kahverengi gözlüsündür.eğer değilsen en acilinden röfle yaptırmanı umuyorum.malumun üzere oğlum kendisi çiğ bir sarı oğlan olmasına rağmen saplantı derecesinde sarışın hastası.şükür ki yapay sarışınlığa da prim veriyor.es kaza sarışın olup da bir anda saçını kızıl mızıl yapayım demeyesin.kapının önüne konman an meselesidir.şahsen bu mealde kovulmanın eşiğine gelmiş bir ana olarak,bu sana naçizane bir dost uyarısıdır:))) güzel gelinim;oğlumu sevip aşık olmak gibi bir gaflete düştüğünün farkındayım.ee napalım gönül bu tabi ota da mota da hesabı:)kaşına mı gözüne mi hayran kaldın bilem

KREŞ

Evet ben işe kızımsa kreşe başladı. içimin burukluğu birazdan okuyacaklarınız olmasa kat be kat olurdu eminim.ve ben buruk muruk değilim esasen.iyi bile sayılırım. yıllar önce oğluş 3,5 iken (şimdi 10 yaşında) evimize hem yakın hem o yaşa göre uygun tek kreş vardı.o da şimdi kızımı verdiğim kreş.bina,yer aynı ama sahipleri tamamen değişmiş.bu durum beni rahatsız etse de yine tıpkı oğlumda yaşadığım lokasyon ve yaş sınır aralığı burayı bir daha seçmeme sebep oldu.ve iyi de oldu. gencecik ,çok candan bir öğretmenimiz var.grubundaki çocuklar hep benzer aylarda.20 aylık 18 aylık gibi.toplam 8 çocuk var sanırım. babamız öğretmen olduğu için 15 tatili fırsat bilerek ben işe dönüş yaptım kızımı da yarım günlük süreler halinde kreşe alıştırmaya başladık.bugün 3. gün ve gidişat umduğumdan da güzel . öğretmenimiz  çok hoş bir yöntem seçmiş.bir defterimiz var .her gün çocuğun gelişimi ve o gün yaptıklarıyla ilgli notlar tutuyor.ve yine her gün çocuğun çantasıyla eve gönderiyor.böylece a

Evlilikte Huzur:)

"Arkadaşları, yeni evli gence, bir çay sohbetinde: “Sen evleneli neredeyse bir sene oldu,  ama maşallah sizin evden çıt çıkmıyor, siz hiç tartışmaz mısınız?” diye sorarlar. “Hayır” diye cevaplar yeni evli genç ve ilave eder: “Akşam işten geldiğimde, kapı açılınca  hanıma şöyle bir bakarım. Eğer hanım, eteğinin ucunu belinde topladıysa bilirim ki hanımın  günü iyi geç ......memiş ve havası yerinde değil. Hiç ekmek, yemek sormadan usulca  mutfağa süzülür, aceleyle birkaç lokma atıştırır ve ortalıktan toz olurum. Olur ya bazen de  benim asabım bozuk olur. O zaman fesin püskülünü her zamankinin aksine soldan sarkıtırım.  O da bunu görür, asabi olduğumu anlar ve hiç sesini çıkarmaz, hemen yemeğimi, çayımı  hazır eder. Etrafımda pervane gibi döner. Bu nedenle biz hiç kavga etmeyiz.” Dinleyenlerden biri: “Peki birader, kapı açıldı, yenge eteğin ucunu belinde toplamış, sen de  fesin püskülünü soldan sarkıtmışsın. İki taraf da asabi, o zaman ne olacak?” diye sorm