öldüm öldüm kaç günlerdir.ay ne zormuş uzak kalması evinden insanın.çok özlüyorum burnumda tütüyor blogumun kokusu.lakin aman diyorum yazmayayım bununla uğraşacağına iki paragraf daha fazla okur vizeden daha bir düzgün not alırsın diyorum.ama ama inanın geberiyorum yazmayınca. sözde kendime söz vermiştim.sözde söz:)ne buralara uğrayacaktım ne tek satır yazacaktım.olmuyor.günlerdir yazmasam dahi her pc açışımda önce her birinizi ziyaret ediyorum sizden habersiz:)ayak seslerimi duymayasınız diye olabildiğince sessiz okuyor ve çıkıyorum:)hırsız psikolojisine hiç bu kadar yakın olmamıştım.yarabbim sen nelere kadirsin:) görüşemediğimiz o uzun zamanda kızım koltuk kenarlarında sırlamaya başladı.yavaşa yavaş yürümeye geçiş yapacak öyle görünüyor.ve bir de nihayet dişi patladı.amma velakin anası gibi zıt bir tip olacak ya üstten patladı ilk dişi.pek bir nazlı pek bir sulugöz oldu yavru kuşum.gecelerimiz perperişan.saat kursam bu kadar vaktinde alarmı çalmaz benimki hangi saat uykuya geç
İki Kuzu Ve Cadı Annelerinin Yol Hikayesi