Ana içeriğe atla

bu benimki evlilik değil


yorgun,uykusuz ve bilhassa huysuz biriyim son günlerde.defalarca hoş bir kaç yazı yazma hevesiyle otursam da şu klavye tepesine her defasında en mendebur halim çörekleniyor yüreğime.


işe başlama,kızı kreşe alıştırma sarmalında epey çuvallamış bulunmaktayım.sorunun tam tanımı bu sanırım.yaklaşık 2 yıldır işten uzak durunca insan ne eskisi gibi adapte olabiliyor ne verimli bir iş hatunu olabiliyormuş.gece uykuları düzensizliğin daniskası olan kızım sayesinde yarı zombi hallerde iş yapmaya çalışmak acınılası bir durum.5 dk. önce yazıp dosyasına koyduğum evrakı yarım gün boyunca arayıp bulamamak daha neyle açıklanabilir ki.


ben işe,kız kreşe,oğlan da okul saati gelene dek evde tek başına filmini çevirmeye başladı derken ve aslında bir şekilde kızımın kreş algısı beklediğimizin çok üstünde keyifli çıktı sanırken hooop hastalık=kreşli günler paradoksuna biz de yakalandık.ama ne yakalanma!son 6 haftamız öğürtü,böğürtü,ateş,ishal,öksürük Allah ne verdiyse şeklinde giden bir sarmaldayız.basit bir soğuk algınlığından bronşiolite oradan da orta kulak iltihabına dek uzandı yolumuz.


kader mi kısmet mi sabrımın yaradanca habire denenmesi mi çözemedim zira son 1 haftadır iki çocuğum da kusma refleksini peşi sıra, üstelik tam da halı ve koltuk izdüşüm koordinatlarına yaparak gidiyor.ağlama krizleri,sinir nöbetleriyle benim de gençliğim gidiyor.sürekli bir yerleri ovuyor ,siliyor ,havlu ,örtü,kilim ne varsa seriyoruz koncamla.


ayakta durmaya mecalim olmadığı gibi evin en basit işlerini bile yapmayı bıraktım.neredeyse yemek bile yapmıyorum.koncam bana destek olmaya çabaladıkça ,asılacak ve atılacak çamaşırlarla,boşalacak bulaşık makinesi girdabında pervane oldukça kilo verir bir hale geldi.kreşten gelir gelmez salya sümük yakama yapışan ufak bir melek,okuldan geldiğinde bin türlü nazını ve sazını bana geçirme derdine düşen oğlum bitkinliğimizin zirve yaptığı saatlere imza atar oldular.el ve ayaklarımın artık gerçekten uyuşmaya başladığını hissettiğim bu zor günlerin nasıl ve ne şekilde biteceğini artık hayal bile edemiyorum.


geçen akşam eşimin yüzüne uzun uzun bakarken tüm bu yaşadıklarımın neredeyse tamamını kendisinin de yaşadığını aklıma getirip ,"ne olduk biz böyle,ne haldeyiz.birbirimize ayıracak 10 dk .mız bile kalmadı farkında mısın,bu nasıl evlilik ,biz evli miyiz şimdi "deyiverdim.bunu derken gerçekten kime kızmam gerektiğini bile bilmiyordum.sadece içimin çok acıdığını hissedip sordum bunu.


iyi bir şeyler duymak ve belki kendimi özel hissetmek adına bilinçaltımdan çıkıp gelen bu soru grubuna muziplikte beni ezecek kabiliyete sahip koncamdan tam da şahsına münhasır cevap gecikmedi;"bu bizimki evlilik değil zaten,sözleşmeli birliktelik":)

Yorumlar

  1. dattlummm yanlız değilsin biliyosun dimi :) geçmiş olsun, bizde geçirdik o korkunç hastalıklı seneyi, oooff of...inanmazsın ama geçiyo walla...

    YanıtlaSil
  2. çalışan anneler olarak hep bu ruh hali içindeyiz canım maalesef.. hep bi yetememe hissi var.. suçlulukta cabası.. sizin bu kreş yazılarınızı okudukça pek bir korkuyorum valla.. çok çok geçmiş olsun..

    YanıtlaSil
  3. geçici haller;sabret.

    YanıtlaSil
  4. Ay defalarca yazdım sildim.

    Bu sözleşmenin başlama bitiş tarihi de yok. ayvayı yedik biz. ölmüşüz ağlayanımız yok sitare

    YanıtlaSil
  5. her şey düzelir sen yeterki pes etme.. Şimdi bırakırsan bi daha sanırım başlayamazsın..

    Hayat onlar için değil onlarla birlikte akıp gitmeli ki bu devrede eşe de çok sorumluluk düşüyor umarım duyarlıdır..

    Allah yardımcın olsun

    YanıtlaSil
  6. seviyorum seni sevgicim.yalansız,dolansız,reklamsız,maskesiz hallerini seviyorum.canım,cicim şıkıdım şıkıdım değilde hayat böyle işte diyebildiğin için.iyi ki buldum dediklerimdensin ve artık kaybetmek istemediklerimden.öperim seni...henüz çocuklu çalışmayı tecrübe etmemiş olsamda çocuk yokken bile düşülüyorsa zaman zaman o bezginliğe tahmin ediyorum halini.zaten hepimiz ben gibi,sen gibiyiz.ondan ya bu kadar hislerimizin çarpışması:)ne olduk biz böyle diyoruz zaman zaman hepimiz.neyse ki kısa ve net cümlelerle tebessüm ettirenler var yanımızda...sözleşmeli birliktelik...sözlüğe bile girer yani:)

    YanıtlaSil
  7. Sevgiii cevap süpermiş yine , edebiyatçı eşin cuklatmış :)))))
    Geçmiş olup, biran evvel geçer inşallah.Bak baharın gelmesine d e az kaldı ,yakında bahar çiçekleri açınca çocuklar d a normale dönecek...
    Hem çocuklu hem çalışan hem d e yalnız olmak zor be gülüm...Allah yardımcın olsun , kocacığınla tek yürek olun gülüm,size sizden başka fayda yok...
    çok öperim yanacıklarından :)

    YanıtlaSil
  8. Sana kurs vermem lazım benim yahu, koca kadın olmuşsun iki de bebe doğurmuşsun halen "evlilik" diyorsun:)))) holyvudda mı sandın yavrum kendini sen o dediğin el ele sinemalara gitmeler günün nasıl geçtiler film repliklerinde maalesef. Öyle bir koşturmaca var ki hayata dair unutuluyor çoğu şey.doğru yanlış tartışılır da yalnız değilsin bilesin.hadi öperim her yerinden:)

    YanıtlaSil
  9. canımcım sen çalışıyonda ondanmı oluyor dersin tüm bunlar,hiç bir şeye yetişememe,çocukların hastalıklı halleri?,bak sana yaşayayan bilir edasıyla diyomki evde oturuyomda ne oluyo dersin? senin şu yaşadıkların herbiri bir bir sıralıdır bizdede,ne diyeceğiz böyle durumlarda Allahım bana güç ve sabır ver:)kıss gecenin 3'ü bide seni dert etmiyim de gettt:)

    YanıtlaSil
  10. Yorgunum uleeeenn!!

    YanıtlaSil
  11. Sitareciğim ne kadar içten ve ne kadar BİZDEN bir yazı olmuş ben evde çalışmayan bir anne olarak bile bazen o kadar yetemiyorum ki bazı şeylere bazen o kadar üstüste geliyor ki herşey bunalıyorum şöle çekip gidesim geliyor benimde eşim senin gibi destekçimdir hep ama,olmuyor artık benimde kızımın hastalıkları çok zorluyor beni özelliklede alerji...eşimlede ağabey kardeş modunda gittiği yere kadar yada silkeleneceğiz en kısa zamanda

    YanıtlaSil
  12. bencede geçer sabretmek doğrudur :))

    YanıtlaSil
  13. kreşte ilk yıldan nefret ediyorum nefret:.....sabır tatlım sabır....destek kuvvet gelmeme az kaldı:)

    YanıtlaSil
  14. size rabbim kolaylık versin ziyaretiniz için teşekkürler... daha güzel günlere

    YanıtlaSil
  15. allah kolaylık versin

    blogger anneler birbirini izliyor, ben seni izlemeye aldım, bende seni bloguma beklerim

    YanıtlaSil
  16. Ya hayret hep mi muziplikte acik ara onde olur bu erkekler? Ama herseyin bir yeri ve zamani var degil mi? Bence bunlar kadinlar komik erkekleri sever sozunu yanlis algilamislar. ben de de ayni bundan bitane var. olur olmadik her yerde siritarak lafi yapistirip butun duygulari altust ediyor. ne diyeyim Rabbim her yonden kolaylik versin.

    YanıtlaSil
  17. konuşturtma beni allasen.Gel bize bir gün haline şükret :)
    Geçiyor bitiyor hepsi valla öyle.Ben bile böyle söylüyorsam vardır bir bildiğim.
    Sabır Sevgicim,sabırrr....

    YanıtlaSil
  18. Sabırla koruk helva olur derler ,ben ne olurum acep.
    Destekleyici ve bol gaza getirici sözlerinizi kulağıma küpe edeyim ben.bir de kış bitip yaz gelseydi ne güzel olurdu.
    Hepinizi öper kucaklarim.
    Sağolun.

    YanıtlaSil
  19. herkes bu ve benzeri karmaşa,kargaşa,gürültü,parırsı,tahammülsüzlük içinnde,sıkıntı ,sabırsızlık....sağlıklımıyız,önce bu.gerisi hikaye hepsi geçecek...sana soyluyorum kendımede...bende eşime yuklenıyorum son zamanlarda,ama bıseyı duşünmediğimi farkettim,bu adamında daraltısı yokmu ,o sıkılmöımu,bu darlmış pencereyi kapat bugunden itibaren pembe çerçeveli yeni bir pencere aç ve oradan bakmayı dene...
    senı tanıdıgıma sevindim

    YanıtlaSil
  20. Merhaba bloğuma hoşgeldiniz bende sizi ziyaret ettim karşıma güzel bir yazı çıktı.Abla tavsiyesi hiçbir zorluk sizi yıldırmasın yıllar sonra benim gibi neden çalışmaya devam etmedim diye pişman olmayın,zaman çok çabuk geçiyor.Sevgiler.

    YanıtlaSil
  21. selam blogunu ilk defa gördüm.blogger anneler sağolsun değil mi...iadei ziyaret edeyim dedim.nasıl yorgunum şu an anlatamam..eve 6 da gelip anneeeee ödevimi anlamadım beraber bakalım diyen bir kuzu, kucağımdan kalkmayan bir balık ve işten aç gelmesi çok muhteml bir koca derken......yazını okudum...hayat böyle devam ediyor ve biz aslında sürükleniyoruz akışın içinde...ama küçük zamanlar da yetebiliyor bizse..uyumak üzereyken kızlarımdan duyudğum ''seni seviyorum anne'' kadar anlamlı hiçbirşey olamaz..yürekten sevgilerle

    YanıtlaSil
  22. Öncelikle geçmiş olsun gerçekten bu salgın bir hastalık ben bile geçirdim bu mide bulantılarını küçücük kuzucuklar nasıl dayansın ki...Uzun bir zaman sonra işe adapte olamama olayı bende nasıl olacak bilemiyorum.Geri sayım başladı ücretsiz doğum iznim bitiyor:((

    YanıtlaSil
  23. aynı seyler farklı evlerde de yaşanıyor... ya sabır demekten başka bişey gelmiyor elden....hepsi gececekkk


    blogger anneler birbirini izliyor, ben seni izlemeye aldım, bende seni bloguma beklerim-->tamzamanlianne.blogspot.com

    YanıtlaSil
  24. Çocuklar hastaliklardan, evlilikler de hep bu sıkıntılardan geçiyor demekki.. Allah kolaylık ve sabır versin.. Blogger annelerdenim ben de, geldiğiniz için teşekkürler bloguma.. Sevgiler

    YanıtlaSil
  25. güzel birer anı olacak hepsi hatta hatırlanmayacak öyleki kazan dibi olan bana dari hiç bir halt hatırlanmıyor kıcık oluyorum : )
    kolaylıklar canım, sevgiler

    YanıtlaSil
  26. Korktum şimdi :( Bir çocukla benzer şeyler yaşarken şimdi 2. si yolda...Annelik zor..Babalar ne kadar yardım etseler de, adı üstünde yardım...5.5 yaşındaki kızımın kek yapmama yardım etmesi gibi :))
    Blogger annesiyim ben de beklerim. Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  27. Sevgi bazen icinden çıkılmaz bir yorgunluk kapladığı oluyor beni de. Yemek yapmak istememe en çabuk ortaya çıkan belirti bende. Birşeylerin fena halde ters gittiğini oradan anlayabilirsin.
    Gecmis olsun evlatlarına, size de sabır versin.

    YanıtlaSil
  28. bazen gel gitli hallerle döşedikçe döşüyor insan içindeki sıkıntıyı.aslında hepimiz aynıyız oysa.bir ben mi böyleyim demeden etrafıma bakmayı becerebilsem:(
    sesime ses veren ve beni yeni keşfeden:) tüm anneler iyi ki varsınız.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

yaz şekerim ,ellerin dert görmesin:)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Biricik Gelinime Mektup

canım gelinim; seni şimdiden özledim.ne kadar şanslısın ki böylesi çatlak,patlak ,yusyuvarlak bir kayınvalide sahibisin.umarım senle tanışıncaya kadar dairesel ölçülerimi keskinleştirmiş oldukça kemiksi bir yapıya kavuşmuş olurum.yok eğer hala üç iks larç bir hal görürsen bünyemde sakın yüzüme vurmayasın zira bu benim barışmaya çalışıp ta bir türlü uzlaşamadığım tek uyuz yanımdır. umarım sarı saçlı ve kahverengi gözlüsündür.eğer değilsen en acilinden röfle yaptırmanı umuyorum.malumun üzere oğlum kendisi çiğ bir sarı oğlan olmasına rağmen saplantı derecesinde sarışın hastası.şükür ki yapay sarışınlığa da prim veriyor.es kaza sarışın olup da bir anda saçını kızıl mızıl yapayım demeyesin.kapının önüne konman an meselesidir.şahsen bu mealde kovulmanın eşiğine gelmiş bir ana olarak,bu sana naçizane bir dost uyarısıdır:))) güzel gelinim;oğlumu sevip aşık olmak gibi bir gaflete düştüğünün farkındayım.ee napalım gönül bu tabi ota da mota da hesabı:)kaşına mı gözüne mi hayran kaldın bilem

KREŞ

Evet ben işe kızımsa kreşe başladı. içimin burukluğu birazdan okuyacaklarınız olmasa kat be kat olurdu eminim.ve ben buruk muruk değilim esasen.iyi bile sayılırım. yıllar önce oğluş 3,5 iken (şimdi 10 yaşında) evimize hem yakın hem o yaşa göre uygun tek kreş vardı.o da şimdi kızımı verdiğim kreş.bina,yer aynı ama sahipleri tamamen değişmiş.bu durum beni rahatsız etse de yine tıpkı oğlumda yaşadığım lokasyon ve yaş sınır aralığı burayı bir daha seçmeme sebep oldu.ve iyi de oldu. gencecik ,çok candan bir öğretmenimiz var.grubundaki çocuklar hep benzer aylarda.20 aylık 18 aylık gibi.toplam 8 çocuk var sanırım. babamız öğretmen olduğu için 15 tatili fırsat bilerek ben işe dönüş yaptım kızımı da yarım günlük süreler halinde kreşe alıştırmaya başladık.bugün 3. gün ve gidişat umduğumdan da güzel . öğretmenimiz  çok hoş bir yöntem seçmiş.bir defterimiz var .her gün çocuğun gelişimi ve o gün yaptıklarıyla ilgli notlar tutuyor.ve yine her gün çocuğun çantasıyla eve gönderiyor.böylece a

Evlilikte Huzur:)

"Arkadaşları, yeni evli gence, bir çay sohbetinde: “Sen evleneli neredeyse bir sene oldu,  ama maşallah sizin evden çıt çıkmıyor, siz hiç tartışmaz mısınız?” diye sorarlar. “Hayır” diye cevaplar yeni evli genç ve ilave eder: “Akşam işten geldiğimde, kapı açılınca  hanıma şöyle bir bakarım. Eğer hanım, eteğinin ucunu belinde topladıysa bilirim ki hanımın  günü iyi geç ......memiş ve havası yerinde değil. Hiç ekmek, yemek sormadan usulca  mutfağa süzülür, aceleyle birkaç lokma atıştırır ve ortalıktan toz olurum. Olur ya bazen de  benim asabım bozuk olur. O zaman fesin püskülünü her zamankinin aksine soldan sarkıtırım.  O da bunu görür, asabi olduğumu anlar ve hiç sesini çıkarmaz, hemen yemeğimi, çayımı  hazır eder. Etrafımda pervane gibi döner. Bu nedenle biz hiç kavga etmeyiz.” Dinleyenlerden biri: “Peki birader, kapı açıldı, yenge eteğin ucunu belinde toplamış, sen de  fesin püskülünü soldan sarkıtmışsın. İki taraf da asabi, o zaman ne olacak?” diye sorm